12 Eylül 2013 Perşembe

Ben karanlıktan korkarım.




Hayat öyle tersine dönerki içinde bazen ışığın içinde kaybolur insan  aslında içindeki ışık karanlık olmuştur. Karanlık enteresan bi kelime  korkucutu olduğu kadarda çekici zaten korktuğumuz her şey çekici değil mi ? bu hayatta.
Ben karanlıktan korkarım sessizlikten.  Çünkü gittiği zaman ışık ve ses  o zaman konuşmaya başlar benimle ben. Sesim herkesten gür çıkar  öyle rahatsız edicidirki bazen  öyle şeyler söylerki kaldıramaz olur bünyem. İçimdeki karanlıpa hapsettiğim o  bendir aslında engelleyen. Ne zaman hapsettim kendimi o karanlığa anahtarını nereye koydum unutualı uzun zaman oldu. Korkum bundandır karanlıktan  onun gibi  hissettiğini hissetmekten belki .
  Vahşi bir hayvana dönüşmüştü içimde  kolay değil senelerce o karanlıkta ses olmadan yaşamak  tek konuştuğu ben olarak. Belkide bneden sıkıldı ondan artık sadece bağırıyor, beklide sadece hoşuna gidiyordur bağırmak. Safiyane kızgınlık ve nefret kötü olan kaçış olmaması beni ben kadar bilen birinden nasıl kaçarsınki nereye ?
Tek yapabileceğin  şey sesini bastırmak.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder